29 Mart 2014 Cumartesi

Kadın İnfertilitesi (Kısırlık)


OVER REZERVİNİN DEĞERLENDİRİLMESİNDE YENİ BELİRTEÇ AMH

Over, yani yumurtalık rezervi değerlendirilmesinde son yıllarda FSH ve estradiol kombine olarak adetin iki veya üçüncü gününde bakılır ve bu sonuçlar ultrasonda over iç yapısının yani yumurta rezervinin antral folikül sayımı ile uyumuna bakarak rezerv hakkında bilgi sahibi olmaya çalışırdık.
Ultrason ile değerlendirme çok değerlidir. Tüp bebek tedavisi yaptığımızda kaç yumurta elde edebileceğimizi tedaviden önce yüksek hassasiyetle ölçebiliyoruz. Buna göre overler grade 1,2,3 ve 4 olarak en yüksek rezervli olguyu işaret eden grade 4 e kadar derecelendirilir. Son yıllarda antimüllerien hormon az cevap alacağımız olguları belirlerken hiperstimülasyon sendromu denilen polikistik overli olgularda karşılaştığımız problemin de önceden ön görülebilmesinde önem kazanmaktadır.

Anti müllerien hormon  (AMH) nedir?

Transforming Growth Factor-b (TGF-b) ailesinin bir üyesidir.
Bu grup hormonlar dokulardaki gelişme ve farklılaşmada rol oynamaktadırlar.
AMH, erkeklerde testisin Sertoli hücreleri tarafından, kadınlarda ise over granulosa hücreleri tarafından üretilmektedir. Fetusta uterus, fallop tüpleri ve üst vajina bölümlerinin başlangıç dokusu olan Mullerian kanalların gerilemesine neden olmaktadır. AMH, postpubertal erkeklerde spermatogenesisin düzenlenmesinde, üretken yaştaki kadınlarda da follikulogenesisin düzenlenmesinde önemli rol almaktadır.

Kadınlarda AMH’nin Salgılanması ve Fizyolojik Rolü?

Normal bir kadında AMH seviyesi, puberte başlangıcına kadar oldukça düşüktür. Bundan sonra, AMH düzeyi menapoza kadar 2-5 ng/ml gibi düşük düzeyde kalır ve menapozdan sonra da saptanamayacak kadar düşer. Erişkinde, kadın ve erkek değerleri birbirine yakındır (2-5 ng/ml).
AMH primer folliküllerin granuloza hücrelerinin oluşumundan hemen sonra, neonatal yaşam boyunca salgılanır. Bundan sonra, sekonder preantral folliküllerin granulosa hücreleri, prepubertal dönem ve estrogen siklusu sırasında da
 küçük antral foliküller tarafından salgılanır.
Son bulgular, AMH’nin üreme çağındaki kadında önemli olduğunu göstermektedir. AMH, primordial follikül havuzun azalmasında, folliküllerin primordial safhadan büyüme safhasına geçiş hızının düzenlenmesinde önemli role sahip görünmektedir. AMH, primordial follikül havuzunun tüketilme hızını yavaşlatarak koruyucu rol oynamaktadır. AMH, erken antral dönemde de, FSH’a bağlı follikül büyümesini inhibe ederek, foliküllerin büyüme hızını düzenlemektedir. (Durlinger et al, 2001). AMH’nin follikül oluşumundaki düzenleyici rolü, ESHRE, Berlin 2004’te tekrardan vurgulanmıştır.
Serum AMH düzeyi, normal menstruel siklus döneminde önemli oranda değişmemektedir. Folliküler, mid-siklus ve mid-luteal dönemlerde düzey birbirine yakın bulunmuştur.

Bilindiği gibi, hipofiz hormonları olan FSH ve LH, gonadların faaliyetinde etkilidirler. Ancak bunlar, dolaylı markerlardır. AMH ve İnhibin B, direkt olarak testis ve overlerde üretildikleri için, testis ve over fonksiyonlarını doğrudan göstermektedirler.
Ayrıca FSH, menstruasyon döneminde değişkenlikler ve oynamalar göstermektedir. Menapoza geçiş döneminde de değişkenlikler sürmektedir. AMH ve İnhibin B ise daha stabil olup, daha güvenilir bir gösterge özelliğinde olan markerlardır.

Anti-Mullerian Hormon Düzeyinin önemli özelliği, spontan menstruel siklusta büyük dalgalanmalar göstermemesidir

AMH düzeyinin, menstruel siklus boyunca FSH, LH ve estradiole göre sabit kalıp kalmadığını araştırmak için çalışma yapılmıştır. Bu amaçla, 44 fertil ve düzenli siklusa sahip gönüllü kadından menstruel siklus boyunca kan örnekleri alınarak, FSH, LH, estradiol ve AMH ölçümleri yapılmıştır. Ölçümler yedi siklus dönemine dağıtılmıştır. Ölçümler sonucunda, AMH verisine uyan sinus paterninin istatistik olarak belirgin olmadığı (p=0.40) görülmüştür. FSH, LH ve estradiol sinus paternleri ise belirgin olarak yüksektir. Sonuç olarak tam menstruel siklus boyunca ölçülen AMH düzeyinin, FSH, LH ve estradiolün  aksine önemli dalgalanmalar göstermediği, AMH’nin over rezervini ölçmede siklustan bağımsız güvenilir bir marker olduğu görüşüne varılmıştır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder